Yıllık İzin Süresi Nasıl Hesaplanır?

Yıllık izin süresi nasıl hesaplanır konusu İş Kanunu’nun 53. Maddesine göre belirlenmiştir. Yıllık izin süresinin ve izni kazanmak için sağlanan belli bir sürenin hesabında işçinin aynı işverene ait iş yerlerinde çalıştığı süreler birleştirilir. Şu kadar ki, bir kanun kapsamına giren iş yerinde çalışmakta olan bir işçi aynı işverenin iş yerlerinde bu kanun kapsamına girmeksizin geçirmiş bulundukları süreler de hesaba katılır.

4857 sayılı İş Kanunu’nun 53. Maddesine göre;

İş yerinde işe başladığı günden itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere, en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilecektir. Anayasal bir hak olan yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemez. Niteliklerinden ötürü bir yıldan az süren mevsimlik veya kampanya işlerinde çalışanlara bu kanunun yıllık ücretli izinlere ilişkin hükümleri uygulanmamaktadır.

Yıllık İzin Süreleri;

1 ile 5 yıl arasında olanlara (5 yıl dahil) 14 gün

6 ile 14 yıl arasında olanlara 20 gün,

15 yıl veya daha fazla olanlara 26 gün yıllık izin verilmektedir.

yıllık-izin-süresi-hesaplama

yıllık-izin-süresi-hesaplama

Yıllık izin süresinin hesaplamasında kullanılan bugünkü modern ölçütler ne yazık ki işçi kesimin ihtiyaçlarını tam olarak karşılamamaktadır. Yapılan İş sözleşmesi düzenlenmesinde ortaya konulan şeffaf sınırlar sağlanmadığı müddetçe iki taraf içinde gerçeğe yakın kararlar alınamayacaktır. İşçilerin sosyal hayat içerisinde daha aktif bir konuma gelmesi bakımından sağlanacak düzenlenmeler daha potansiyelli bir toplum meydana getirecektir.

Yıllık izin sürelerinin hesaplanması yolunda yapılacak değişiklikler, olası talebin geldiği yöne kulak vermek zorundadır. İşçi memnuniyeti her şeyden önce ülke kalkınmasının mihenk taşını oluşturmaktadır. Yeni İş sözleşmesi sağladığı olanaklar itibariyle toplumun genel refah seviyesini tam manasıyla karşılayamamıştır.

Denilebilir ki Türk İşçi sınıfı uzun yıllar boyunca istediği müreffeh yapıya kavuşamamış, her dönemin iktidarında sesi soluğu en son hissedilen kesim olmuştur. Eğer bir iktidar sosyal sınıflar arasında, bir türlü sosyalleşemeyen yedek insanlar takımını dikkate almazsa hem yerel unsurlar çöker hem uluslararası boyutta sağlanacak olan kalkınma modeli büyük bir darbe yiyecektir.

Türkiye toplumunun içerisinde kendiliğinden var olan bu üretim kapasitesi yanlış ve eksik düzenlemeler sebebiyle çürümeye başlamıştır. Yurdun insan kapasitesi her yönüyle harcanmış, bu duruma kayıtsız kalan yerel ve genel yöneticiler kendisini başıbozuk bir tembelliğin rahatlığına terk etmiştir.

Bir önceki yazımız olan Ticari Kredi Nedir? Hangi Bankalardan Alınır? başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.

Yorum yapın

Sorunu Sor Uzmanları Cevaplasın